devrim arabaları

"Zaten adı Devrim olan bir arabanın, Türkiye sokaklarında gezmesine izin vermezlerdi..."


memleketin iliklerine kadar hissettiği 60 ihtilali.. 23 idealist Türk mühendisinin mükemmel inancı... yaşanmışlığın bıraktığı etki... Tolga Örnek, memleketimin küçük bir özetini vermiş sanki : kısıtlı imkan,kısıtlı süre, bürokrasi, iktisat,emperyalizm, nihayet başarı; ama önü açılmayan bir başarı. "Türkiye'de hiç bir başarı cezasız kalmaz" repliğiyle "değil mi ya" dedirtiyor izleyene.. "Türk'lerin araba üretmesi pembe bir rüyadır" demiş mevzubahis dönemin gazetecileri. Esas rüyanın araba üretmek değil, bu memlekette "idealist olmak" olduğunu anlıyoruz filmi izlerken. hem üzülüyoruz, hem küfrediyoruz, hem de göğsümüz kabarıyor. çok heyecanlanıyoruz. acaba arabalar yetişecek mi? acaba Cemal Aga'nın huzurunda araba kusursuz çalışacak mı? ha başardılar ha başaracaklar derken hissediyoruz ki, aslında bugün de hala inanmıyoruz Türk malının başarılı olabileceğine. Kendimize güvenmiyoruz. Bugün hala "Türk malı"nı  övmeye çalışırken korkuyoruz.

Filmi önceden izlemiştim. Annemler İstanbul'a gelmişken onlara da izleteyim dedim, beraber izledik filmi.Bugün de mutfaktaki fırını yenilemek için dışarıya çıktık. Filmin de etkisinde kalarak Türk malı fırın almaya karar verdik. Eve getirdiler, kurduk. geçtik karşısına, koyduk çay suyunu ocağa, altını yaktık. Yakmaz olaydık. ocaklardan biri yanmıyor. çevirince çakmağının sesi geliyor, bekliyorsun ki yanacak. yanmıyor...Daha bismillah demeden bozuldu... Şimdi  ne demek lazım? 





(biterken "Zülfü Livaneli-Nazım Türküsü" çalıyordu.... http://rapidshare.com/files/87638699...uesue.rar.html (http://rapidshare.com/files/87638699/_1978__Zuelfue_Livaneli_-_Nazim_Tuerkuesue.rar.html)



1 yorum:

Adsız dedi ki...

Türk malını övmeye çalışırken; sadece meta olarak değerini düşünerek övüyoruz. Bu da hepimizin üzerinde tedirginlik yaratıyor.
Merak ettim filmi, bir gün de beraber izleyelim :))